Haziran 2024 yapılan Avrupa Parlamentosu seçimlerinde Irkçı partilerin yükselişi hakkında açıklama yapan Rumeli Balkan göçmenleri kültürünü yaşatma derneği (RUBAGÖÇ) başkanı TUNCAY BAŞOĞLU sözlerlerini su şekilde sürdürdü;
09 Haziran Pazar günü yapılan Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde düşük katılımın olması aşırı sağ partilerin aldığı oy oranlarındaki yükselişin verdiği şımarıklılıkla yapacakları , Balkanlarda özelliklede Batı Trakya Türkleri başta olmak üzere Yunanistandaki azınlıklar endişe etmeli ve önlem almalıdırlar.
AB’liği kurucu ülkeleri Almanya, Fransa, Hollanda, İtalya, Avusturya gibi ülkelerde, bugüne kadar hep “marjinal” denilen partiler, bu defa 09 Haziran 2024 AP seçimlerinde zaferle çıktılar. Yunanistan’da da Batı Trakya hariç, tıpkı diğer AB ülkelerinde olduğu gibi merkez sağ ve sol seçmeni seçimlerde oy vermeye katılmaması aşırı sağ partiler oylarını arttırdı.
Avrupa ülkelerindeki merkez sağ ve sol seçmenin sandıklara gitmeyerek boykot veya protestoya devam etmesi halinde önümüzdeki dönemde yapılacak milletvekili seçimlerinde hiçbir partinin tek başına iktidar olamayacağı, bu durumda koalisyona başvurulacağı ve bu olası koalisyonlarda oylarını arttıran ırkçı partilerin de yer alması kaçınılmaz olacaktır.
Bu durum Avrupa’da olduğu gibi Yunanistandada en çok Batı Trakya Türk Azınlığını ve ülkede yaşayan diğer azınlık (Makedon, Arnavut, Roman, Bulgar, Ulah ) gruplarınıda etkileyecektir.
Peki ne yapılmalı;
Türkiye, Makedonya, Kosova, Romanya, Yunanistan ve Bulgaristan’daki Türk azınlıklar stk ları, hem de
diğer Balkan ülkelerindeki (Bosna Hersek, Arnavutluk, Karadağ) Müslüman/Türk veya Türk sempatizanı stk’lar ile olan bağlarını arttırarak, Türkiyedeki soydaş STK lar eliyle korumalı, onların haklarını savunmalıdır. Ancak bunu yaparken komşularını endişelendirecek eylemlerden ve söylemlerden kaçınılmalıdır,
Yunanistandaki Batı Trakya Türkleri diğer azınlıklarla ilişkileri geliştirilerek, azınlık hakları noktalarında özellikle seçimlerde birlikte hareket etmeyi sağlamalıdır.,
Öncelikle Yunanistandaki azınlıkların ülkeleriyle ( Bulgaristan, Romanya, Makedonya) işbirliği yaparak soydaşlarının hukuki haklarını, Avrupa insan hakları mahkemeleri, Birleşmiş milletler, Avrupa birliği, Nato gibi uluslararası kuruluşlarda dile getirerek kamuoyu yaratmaktır.
Son söz; Yunanistanın etnik Türk kimliğin tanınmaması, Eğitim sorunu (Çift dilli azınlık anaokulları açılmasına izin verilmemesi, Azınlık okullarının yetersizliği ve yeni azınlık okullarının açılışına izin verilmemesi) , Dini özgürlükler (Seçilmiş müftülük ) alanındaki kısıtlamalar, Yunan vatandaşlığından çıkartılan azınlık mensupları ve vakıflar konularında, çözüm konularının konuşulmadığı bir ortamda, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın ve AB’nin yıllık raporlarında bıkmadan dile getirilen konunun, ne kadar önemli olduğunu herkesçe bilinmesine rağmen, Türkiyeden her hangi bir yetkilinin Heybeliada Ruhban okulunun adını anması, Yunanistandaki soydaşlarımızın Lozan barış anlaşmasında aldığı haklarını bir daha açılmamak üzere tarihin karanlık dehlizlerinde kapatmak demektir. Buda böyle biline.
RUMELİ BALKAN GÖÇMENLERİ GELENEK VE GÖRENEKLERİNİZİ ÇOÇUKLARINIZA ÖĞRETİN.
Rumeli Balkan göçmenleri kültürünü yaşatma derneği (RUBAGÖÇ)
TUNCAY BAŞOĞLU
İlk yorum yapan siz olun