İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Yücelciler davasının asıl amacı, Balkanlardaki Türk ve Müslüman nüfusunu Göçe zorlamaktı,

Rumeli Balkan göçmenleri kültürünü yaşatma derneği (RUBAGÖÇ) Tuncay Başoğlu, Balkan Türklüğünün kanıyan yarasının isimsiz kahramanları Yücelciler hakkında yazılı bir açıklama yaptı. Başoğlu açıklamada şöyle dedi:

Osmanlının 1912 yılında Balkanlardan çekilmesiyle Türk ve Müslümanlar sahipsiz kalmasıyla 1924 de 1. göç dalgası olmuş, sonrasında balkanlarda kurulan devletlerde Türkler ve Müslümanlar, neredeyse bütün siyasi ve sosyal hakları elinden alınan, malları müsadere edilen, uğradıkları baskılar, zulümler ve soykırımlarla bulundukları bölgelerde azınlık durumuna düşmüştür.

Tabiki bunlar olurken 1925 yılında, daha sonra Yücel hareketine ilham verecek olan bir yapıyı, o dönem Sırp-Hırvat-Sloven Krallığı altındaki Makedonya, Sancak, Kosova ve Bosna Müslümanlarıyla İslam Muhafaza-i Hukuk Cemiyetini kurmuşlar ancak bu cemiyetteki Arnavut milliyetçilerin baskısı nedeniyle Balkan Türkleri bu yapıdan ayrılmak zorunda kalmışlar ve 1929 daki buhran nedeniyle hem ekonomik hemde sürekli kötüleşen şartlardan dolayı da 1934-35-36 da 2. göç dalgasını yaşamıştır.

Balkan Türklerinin en zor yılları 2. Dünya savaşında Nazilerin balkanları işgal etmesiyle başlamıştır. Naziler kendi emelleri doğrultusunda hareket eden Bulgar ve Arnavut askerlerine Balkanları teslim etmeleriyle Bulgar zulmüne ve Arnavutların asimilasyon baskılarına maruz kalmışlardır. Balkan Türkleri, İşte tüm bu haksızlıklara ve yok sayılmalarına tepki olarak Türk aydınları, 1941 yılında Türklerin yoğun olduğu Makedonya’nın Üsküp şehrinde Yücel hareketi faaliyetlerine başlamıştır.

Yücelciler hareketi Temel olarak Balkanlarda özellikle eski Yugoslavyada Türklerin millî ve dinî varlıklarını korumak ve yaşatmak, yani milli kültür haklarına sahip çıkmak, gazete çıkarmak, radyo yayını başlatmak, kitap yayımlamak gibi dönemin Makedonya Türk aydınları tarafından kurulmuş toplumsal bir harekettir.

Makedonya Türkleri için çok önemli kazanımları elde eden Yücelciler ilk Türk okulu “Tefeyyüz” adlı okulu açması, yeni Türk alfabesi ile okuma kitapları basması, Üsküp Radyosunda ilk Türkçe yayın ve eğlence programı yapması, 23 Aralık 1944 tarihinde Nazmi Ömer’in teşviki ile Türk gazetesi olan Birlik gazetesinin yayımlanmasıyla, Makedonya’nın Üsküp şehrindeki Türk aydınları arasında başlayan, dalga, dalga Balkanlarda ve eski Yugoslavya’nın bütün ücra köylerine kadar yayılan bu hareket, rejim içinde Türkleri istemeyen bundan rahatsız olan milliyetçiler tarafından asılsız suçlamalarla bir gecede, vatan hainleri olarak ilan edip, jet mahkeme kararlarıyla 100 den fazla kişiyi mahkum etmişler ve Yücelcileri casus, terörist göstermek için ellerindeki tüm imkanları kullanmalarına rağmen dünde bugünde kamu oyuna inandırıcı olamamışlardır. Bugün hala Yücelcilerin dosyası gizli tutulmaktadır.

Aslında Yücel davasının asıl amacının, Balkanlardaki Türk ve Müslüman nüfusunu tehdit gören milliyetçilerin, Türk halkı üzerinde psikolojik bir baskı kurarak, sindirerek, Balkan Türklerinin geleceklerine yönelik bütün umut ve beklentilerini kırarak, onları Balkan savaşlarından sonraki en büyük göçe hazırlayarak, 1952-53 yılında başlayan yaklaşık 350 – 400 bin insanımızın göç etmesine sebep olmuştur.

75 yıl önce idealleri uğruna hayatlarını feda eden bu yiğit insanların itibarlarının ve haklarının iade edilmesini, gasp edilen mallarının geri verilmesi için Türk toplumu olarak borçlu olduğumuza inanıyorum. Saygılarımla
RUMELİ BALKAN GÖÇMENLERİ GELENEK VE GÖRENEKLERİNİZİ ÇOÇUKLARINIZA ÖĞRETİN.
Rumeli Balkan göçmenleri kültürünü yaşatma derneği (RUBAGÖÇ)
TUNCAY BAŞOĞLU

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir